|
“Darbeciler
Yargılansın”
Çiğdem Özbaş, 78’liler Vakfı Girişimi’nin İstanbul Şube
Başkanı Celalettin Can ile “Darbeciler Yargılansın” etkinlikleri ve hedefleri
üzerine görüştü.
Kendinizi tanıtır mısınız?
1956’da Tunceli’nin Ovacık ilçesinde doğdum. Çocukluğum Elazığ’da geçti.
Devrimci mücadeleye 73-74 yıllarında katıldım. İlk olarak Elazığ’da Kültür
Derneği Başkanlı’ğı yaptım. Şişli Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni kazanıp
İstanbul’a geldiğimde Türkiye ateş altındaydı. Öğrenci yurtları işgal
edilmiş, yoğun faşist saldırılar yaşanıyordu. İstanbul Devrimci Öğrenciler
mücadelesinde yer aldım. İstanbul Yüksek Öğrenim Derneği (İYÖD) yönetimindeydim.
İstanbul’da Dev Genç’in kuruluşuna katıldım. İlk Genel Başkanı bendim.
Mücadele içinde yakalandım 19 yıl 5 ay cezaevinde kaldım. 1999’un Eylül
ayında hapisten çıktım. Beş yıldır 78’liler faaliyetinin sözcülüğünü yapıyorum.
78’liler Vakfı Girişimi hakkında bilgi verir misiniz?
78’liler girişiminin amacı bir dönemi, 12 Eylül rejimi ve 12 Eylül darbecileri
üzerinden sorgulamak ve toplumun bu suçlarla yüzleşmesini sağlamaktır.
En genel olarak, bir dönemle hesaplaşmaktır.
Tabii ki, bugünün güncel, somut sorunları ile ilişki kurarak bu hesaplaşma
ve sorgulama kültürü geliştirilir. Bu anlamıyla 78’liler hareketi bir
kuşak hareketi değildir. 12 Eylül rejimi ve darbecilerle hesaplaşmayı
bir bütünlük içinde ele alan, 12 Eylül yasaklarıyla mücadeleyi önüne koyan,
Türkiye’nin 30 yıllık gizli tarihini açığa çıkarmaya çalışan, dayanışan
ve bütün bunları demokratik Türkiye perspektifiyle gerçekleştirme düşüncesinde
olan herkes 78’lidir.
Genel bir tanımlama yapılacak olursa 78’liler anti militarist toplumsal
demokratik bir harekettir.
Biz, yola çıkarken başlangıçta 78’liliğin felsefesini açığa çıkarmaya
çalıştık. İki yıl süren işin felsefesini kurma ve 12 Eylül mağdurlarını
toplama faaliyetlerinden sonra “Yurttaşlık Haklarımızı İstiyoruz” adı
altında kuşağımızın üzerindeki yasakları kaldırma kampanyası başlattık.
2,5 yıl süren kesif bir çalışmadan sonra parlamentodan çıkan bir yasayla
kuşağımızla aynı dönemde yaşamış bütün toplumun üzerinde kamu ve medeni
haklar yasaklarını kaldırdık.
Yasakların kalkması kuşağımızın toplumsal ve siyasal yaşantısı açısından
elbette önemliydi. Ama daha önemlisi 25 yıl boyunca inkar edilen, yok
sayılan bir kuşağın tarih önünde beraat etmesi, darbecilerin yasakçı ve
inkarcı politikalarının iflas etmesiydi.
12 Eylül’ün 25. yıldönümünde çağırmış olduğunuz eylemin hedefi
nedir?
Beş yıl önce bu faaliyete başlarken 12 Eylül adeta unutulmuştu, kuşağımız
zaten inkar edilmişti. Ama kampanyalar sürecinde 12 Eylül hatırlanmaya,
kuşağımız toparlanmaya ve değişik kesimlerle ilişki kurmaya başladı. Bundan
aldığımız motivasyonla “Yasakları kaldırdık, sıra darbecilerde” hedefini
koyduk. Bunun ilk adımı olarak Anayasa’nın geçici 15. maddesinin kaldırılarak
darbeciler ve yandaşlarının yargılanması ve TBMM’de Gerçekleri Araştırma
ve Adalet Komisyonu kurulması için kampanya başlattık.
İmza kampanyası, paneller, gazete, radyo ve TV söyleşileri, halk toplantıları
ve benzeri biçimde süren kampanyayı 12 Eylül’ün 25.yılında yoğunlaştırdık.
Bu çerçevede tüm Eylül ayı boyunca Türkiye’nin dört yerinde mitingler,
çok sayıda basın toplantısı, sergiler, sempozyumlar, çeşitli söyleşiler
yapacağız. Amacımız, bir toplum ve kamuoyu bilinci yaratmak, 15. maddenin
kaldırılması ve komisyon oluşumunu meclise taşımaktır. Mecliste bir sonuç
alamazsak kendi adalet platformlarımızı geliştirmeyi düşünüyoruz.
Barışa Rock’a katılacağınızı duyurdunuz. Gençlerle aranızda nasıl
bir bağ oluşturmak istiyorsunuz?
Barışa Rock’a katılıyoruz, çünkü gençlerle buluşmak istiyoruz. Onlar ne
düşünüyor, hayata nasıl bakıyorlar anlamak istiyoruz. Yaşadığımız deneyimi
ve bunun sonuçlarını bir daha aynı şekilde yaşanmaması için tüm genç kesimlerle
olduğu gibi, onlarla da paylaşmak istiyoruz.
İstiyoruz ki, bizim deneyimimiz onların enerjisiyle birleşsin. İstiyoruz
ki, darbe rejimini ve darbecileri onlarla birlikte sorgulayalım, demokratik
ve çağdaş bir toplumu onlarla birlikte kuralım.
Onları eylemlerimize özellikle de mitinge bekliyoruz. Kendi şarkıları,
duruşları ve tarzlarıyla zenginlik katmalarını istiyoruz.
Kendi varlıklarını ve geleceklerini karartanlardan hesap sormalarını istiyoruz.
12 Eylülcüler bizi tasfiye etmekle toplumsal dayanışmayı, özgürlük ve
adalet ruhunu tasfiye ettiler. Yeni kuşakta özgürlük ruhunun gelişmesinin
önünü tıkamak istediler. Ortak ideallerde buluşmamız, 12 Eylül’ün gençliğe
dönük politikalarının iflası anlamına gelecektir.
PEŞLERİNİ BIRAKMAYACAĞIZ!
Geçmişle yüzleşmeden ve hesaplaşmadan;
12 Eylül tüm kurum ve kurallarıyla ortadan kaldırılmadan;
BU ÜLKEYE DEMOKRASİ GELMEZ!
Eli kanlı 12 Eylül’ün 25. yıldönümünde, 12 Eylül’ün hayatın her alanındaki
bütün mağdurlarını; on binleri, yüz binleri, milyonları:
MİTİNGE ÇAĞIRIYORUZ!
Tarih: 11 Eylül 2005, Pazar
Yer: Kadıköy Alanı, İstanbul
Gar Önü- Sıhhiye Meydanı, Ankara
Bornova Cumhuriyet Meydanı, İzmir
Metropol Meydanı, Mersin
Saat: 11.00
78’liler Meclisi Türkiye ve 78’liler Girişimi
'Türkiye'de Durum' sayfasına dön
sayfa başına dön |
|