SEATTLE...
WASHINGTON... PRAG...
KÜRESEL ADALET İÇİN BİRLEŞ
IMF ve DÜNYA BANKASINA KARŞI
26 Eylül Küresel Eylem Günü Çağrısı
20.000 kadar dünya bankeri ve yöneticisi Uluslararası Para Fonu (IMF)
ve Dünya Bankası'nın (WB) yıllık toplantısı için 26-28 Eylül tarihleri
arasında Çekoslovakya'nın Prag şehrinde bir araya gelecekler. Ancak toplantıları
karşılıksız kalmayacak. Uluslararası düzeyde binlerce gösterici şimdiden
Prag'a gitmek için örgütlenmeye başladı bile. Seattle ve Washington'da
olduğu gibi göstericiler yüzlerce kilometreyi aşıp, IMF ve WB'ın toplantılarını
engellemeye çalışacaklar.
Fransa, İspanya, Danimarka, Almanya, İngiltere, Finlandiya, Avusturya,
İtalya, Polonya, Yunanistan, İrlanda'nın büyük şehirlerinden daha şimdiden
otobüs, tren ve uçak kaldırılması için çalışmalar başladı. Prag protestosu
için Yunanistan'ın en büyük sendikaları destek veriyor.
26 Eylül'de tüm dünya halkları, IMF ve Dünya Bankası'na karşı birleşecekler.
Prag'daki göstericilerle dayanışmak üzere yerel düzeyde gösteriler, eylemler
ve çeşitli faaliyetler örgütlenecek.
Türkiye'de de bu uluslararası eylem gününün bir parçası olmak için örgütlenmek
zorundayız. Türkiye MAI ve Küreselleşme Karşıtı Çalışma Grubu da otobüs
kaldırmak için girişimde bulunuyor.
26 Eylül’ün uluslararası, ulusal ve yerel düzeyde başarısını sağlamak
için yapılması gereken çok şey var. Öncelikle, olabildiğince çok grup
ve harekete, elden geldiğince büyük bir hızla, bu küresel eylem bilgisini
ulaştırmalıyız. Afiş, bildiri, panel, toplantı, basın açıklaması, gösteri
gibi araçları paylaşmalı ve birlikte kullanmalıyız. Düşünce ve deneyimlerimizi
paylaşmalı, birbirimize yardım etmeliyiz. Küresel eylem günü bilgisinin
yerel düzeyde bireylere ve gruplara ulaştırılıp tartışılmasını sağlamak
üzere herkesin katkısını almalı, ulusal ve bölgesel düzeyde etkinlikler
örgütlemeliyiz.
Kabuslarını Gerçeğe Dönüştürelim
IMF ve Dünya Bankası'nın 26 Eylül de Prag'da yapılacak toplantılarının
protestolarla karşılaşacak olması yöneticilerin uykularını kaçırıyor.
En zengin ülke liderlerinin G-8 toplantısında 3. Dünya borçlarını iptal
etmek için hiçbir adım atmış olmamaları patronların ve bankerlerin sistemine
karşı protestoların ne kadar haklı olduğunu gösteriyor.
Politikacılar ve patronlar kendilerine karşı öfkenin arttığını biliyorlar.
İngiltere'de Uluslararası Gelişme Sekreteri Clare Short şöyle yazıyor:
"Seattle ve Washington'da çok büyük gösteriler oldu, bu yılın sonunda
da Prag'da da bekleniyor."
Prag'da yönetici sınıf terör ve baskı için hazırlık yapıyor. Çek Cumhuriyeti
İç İşleri Bakanı, protestocuların IMF, Dünya Bankası ve genel olarak kapitalizme
karşı mücadelede kullanabilecekleri tiyatroların konferans sırasında kapalı
olmasını emretti.
1989 öncesi Çekoslavakya'daki eski Stalinist sisteme karşı mücadelede
böylesi tiyatro protestoları önemli rol oynamıştı. Çek Eğitim Bakanlığı
konferans sırasında tüm okul öğrencilerinin Prag'ı boşaltmasını emretti.
Hükümet temsilcilerine göre bunun nedeni onların küreselleşmeye karşı
kitlesel protestoları görmelerini engellemekti.
İnterpol'den görevliler ve bir çok ülkeden gizli servisler gösterileri
kontrol etmek üzere Prag'a çağrıldılar. FBI Prag'da bir büro açtı.
Ancak baskılar, Seattle ve Washington'da görüldüğü gibi, göstericilerin
kendilerini ifade etmelerine engel olamıyor. İngiltere'nin saygın gazetesi
The Observer, "otoriteler geçen Aralık ayında Seattle'da Dünya Ticaret
Örgütü toplantısına karşı gerçekleşen küçük düşürücü olayların tekrar
etmesinden korkuyorlar" diyor.
Görev onların kabuslarını gerçeğe dönüştürmektir. İngiltere, Fransa,
Danimarka, Almanya, Finlandiya, Avusturya, İtalya, Polonya ve daha bir
çok ülkeden protestocular Prag'a gitmek için hazırlanıyorlar.
Türkiye’de Küresel Eylem
Irkçı yasalar ve yoksulluk nedeniyle bizlerin Türkiye'den Prag'a kitlesel
düzeyde gitmemiz olanaksız. Ancak Küresel eylem gününü Türkiye'ye taşımak
mümkün. IMF, Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü, uluslararası bankerler
ve onların Türkiye'deki, işbirlikçilerine karşı küresel eylem gününü örgütlemeliyiz.
IMF heyeti, istikrar paketinin geleceğini konuşmak ve 2001 yılı bütçesi
hazırlıklarına katılmak üzere 30 Ağustos'ta Ankara'da olacak. Heyet Ankara
Sherton'da kalacak. 1 Eylül Dünya Barış Günü'nde o otelin önünde IMF'nin
düşük ücret, yoksullaştırma, özelleştirme, örgütsüzleştirme politikalarına
karşı sesimizi yükseltebiliriz. 26 Eylül için Prag'a delege yollayıp,
Türkiye'de aynı günlerde dünya halklarını daha da yoksullaştıran dünya
patronlarına ve kendi yöneticilerimize öfkemizi haykırabiliriz. Böylesi
bir eylem için çevremizde, sendikamızda, derneğimizde, partimizde yöneticileri
zorlayalım, 26 Eylül Küresel Eylem Günü'nü Türkiye'ye taşıyalım.
Onlara Havyar; Bize Yoksulluk
Okinava zirvesi 475 trilyon liraya mal oldu. Her gün olduğu gibi o gün
de kötü beslenme sorunlarından 30.000 çocuk ölürken G-8 liderleri havyar,
ıstakoz, ördek, yengeç ve şişesi 600 milyon lira olan Chablis Grand Cru
şarabı içtiler.
Jübile 2000 (Üçüncü dünya ülkeleri dış borçlarının silinmesi için kiliseler
tarafından başlatılan kampanya) bu durumu Fransız Devrimi öncesinde Marie
Antoinette akşam yemeği yerken Parisli yoksullar kapısını çaldığında "ekmek
yoksa pasta yesinler'' demesine benzetiyor.
ABD Başkanı Clinton'un evinin bir benzerini Okinava’da inşa etmek için
3 trilyon 800 milyar liradan fazla para harcandı. Oysa Okinava'da harcanan
475 trilyon lirayla şunlar yapılabilir:
12 milyon çocuğun okul giderleri karşılanabilir.
Gambia ve Sao Tome 'nin tüm borçları silinebilir.
500 bin kişinin hayatını sıtmadan kurtarmak için gerekli olan ilaç ve
sivri sinek ağları sağlanabilir.
Okinava'da toplanan dünyanın en zengin ülkeleri liderleri dünyadaki yoksullara
umut olacağına milyonlarca insanın daha ölüm fermanını imzaladılar. G-8
liderleri borçlardan dolayı daha fazla insanı ölüme mahkum ettiler. Dünya
liderlerinin borçları silmeye karşı tutumları insanları erken ölüme mahkum
ediyor.
Yoksul ülkeler hâlâ bankalara, uluslararası kurumlara ve batılı hükümetlere
her gün 38 trilyon liradan fazla ödeme yapacaklar.
Eğer ülkeler özelleştirme, temel gıda maddelerine katkıların kaldırılması
ve piyasa "liberalizasyonu" konularında yeterli gelişme sağlayamazlarsa
borç indirimlerinden dışlanacaklar. Dünya Bankası görevlilerinden birisinin
ifade ettiği gibi, "bu zorunlu bir program, böylece parası olanlar
parası olmayanlara para bulmak için ne gerektiğini söyleyecekler."
ABD Başkanı Clinton yoksul ülkelerdeki çocuklara okul yemeği vermek için
bir miktar para ayrılacağını duyurdu. Eğitimi paralı hale getirerek çocukları
okullardan uzaklaştıran IMF politikaları değil mi?
Ülkeler savaş halinde ise borçları hafifletilmeyecek. Bu savaşlar uluslararası
şirketlerin, silah tüccarlarının hırsızlığını kolaylaştırmak için ateşlenmiyor
mu, yoksulluğun yarattığı umutsuzluk sonucu değil mi?
Batı Afrika'da Siera Leone'nin borç indirimi talebi çatışmalar nedeniyle
reddedildi. Bu ülkeden bir sendikacı "batıdan bize elmas ticaretinin
akışını garantilemek üzere kararlarını dayatmak için ordular yollanıyor,
ancak çok fazla şiddet olduğu için borçlarımız iptal edilmiyor" diyor.
Borçları iptal etmek yerine G-8 liderleri aç ve yoksullara geleceklerinin
internette olduğunu söylediler. Diz üstü bilgisayarlar insanları veremden,
AIDS'ten veya sıtmadan korumuyor, çocukların karnını doyurmuyor. Çocuklar
temel gıda maddeleri ve ilaçsızlık nedeniyle acı içinde ölürken G8, IMF
ve Dünya Bankası bankerleri pahalı kıyafetleriyle uluslararası merkezlerde
keyif çatıyorlar.
Bu çılgınlığa karşı sesimizi yükseltmek için 26 Eylül Prag küresel eylem
günü bize yeni bir olanak sunuyor.
Çek Cumhuriyeti'nde Prag protestosunu örgütleyen Ekonomik Küreselleşmeye
Karşı İnisiyatif (INPEG) üyesi JOHANA RUZICKOVA’nın çağrısı:
26 Eylül'de Prag'a gitmek ve gösteri yapmanın iki önemli nedeni var.
Birincisi bu gösteri Doğu Avrupa için özel bir öneme sahip. 11 yıl önce
bir 'kadife devrim' yaşadık. Stalinizmin sonunun sadece soğuk savaşın
değil tüm savaşların, yoksulluk ve sömürünün de sonu olacağını umduk.
Tüm dünyada kapitalizmin zaferinden bahsedildi ve bunun hayatımızı ne
kadar iyileştireceği anlatıldı.
Çek politikacıları hepimizin çok sıkı çalışması gerektiğini söylediler.
Bize kemerlerimizi sıkarsak 10 yıl içinde herkesin yaşam standardının
Avusturya'daki kadar yüksek olacağını söylediler. Şimdi durum tamamen
farklı, yaşam standardı öncekinden daha kötü. İşsizlik artıyor, binlerce
insan ücretlerini alabilmek için aylarca bekliyor.
Kuzey Bohemia ve Moravia'nın bazı bölgelerinde spor, müzik, resim gibi
okul aktiviteleri ailelerin yeterli parası olmadığı için durduruldu. Ancak
Çek Cumhuriyeti'nde sadece yoksulluk yok. Aynı zamanda öfke ve hayal kırıklığı
da var.
İnsanlar Kasım 1989'da sokakta olduklarını, eski rejimin bitmesini istediklerini
ancak bu duruma gelineceğini hayal etmediklerini söylüyorlar. Bugünün
Doğu Avrupa'sı bizim uğruna mücadele ettiğimiz Doğu Avrupa değil. 26 Eylül'de
Prag'da insanlar bunu herkese gösterecekler.
Prag'da olmanın ikinci nedeni bütün dünyada gelişen yeni atmosfer. Seattle'da
Washington'da ve Millau'da gördük. Şimdi sıra Prag'da.
Prag son değil, Prag sadece bir başlangıç olmalı. Prag'da ne kadar çok
insan olursa Anti-kapitalist hareket her yerde o kadar güçlü olacaktır.
Yeni İşçi Demokrasisi; Sayı 19; Ağustos 2000
'Dünyada Durum' sayfasına dön
sayfa başına dön |